Oda sayısı, sunduğunuz
hizmetler, ürünleriniz, teknolojiniz, hepsi rakiplerinizden üstün olabilir.
Ama, bu durum, rakiplerinize karşı sürdürülebilir bir üstünlük anlamına gelmez.
Bu üstünlüklerinizin ömrü birkaç
ay ile birkaç yıl arasındadır.
İşletmenizi Pazar
liderliğine taşıyacak güç bunlar değildir. Bu üstünlüklerle, sektörün oyun
kurucusu olamazsınız. Kalıcı bir 10 numara olabilmek için başka bir gücünüz
olmalıdır.
Entelektüel
Sermaye!
Bu sizin için yeni ve
tuhaf bir kavram olabilir. Entelektüel sermaye her zaman vardı, siz farkında
değildiniz. Nakit akışı, arsa, bina, teknik altyapı vb hepsi çok daha öncelikli
idi. Bu alanlara yapacağınız yatırımların sizi ömür boyu koruyacağını
düşünüyordunuz.
Aynı sektörde, aynı işi
yapan rakiplerinizden daha az finansal sermaye ile daha çok finansal girdi
yaratabiliyorsanız, entelektüel sermayeniz güçlü demektir. Çünkü, rakiplerinize
göre daha az sermaye ile, operasyonel yönetimi, teknoloji yönetimini ve en
önemlisi insan kaynağı yönetiminizi daha iyi yaptığınızın bir kanıtıdır bu
başarı.
Aynı işi yapmakta olan
yerel ve küresel rakiplerinize oranla, daha az finansal sermaye ile daha yüksek
finansal girdi kazanabiliyorsanız, entelektüel sermayeniz güçlüdür. Zira,
rakiplerinize göre daha az maliyet ile daha başarılı operasyon yönetimi
gerçekleştiriyorsunuz, demektir. Teknolojiyi ve insan kaynaklarını en yüksek
verimlilik ile yönettiğinizi kabul etmek gerekir.
Nedir
bu entelektüel sermaye?
İşletmeye piyasada rekabet
avantajı sağlayan, çalışanların bildiği her şeyin toplamıdır.
Entelektüel sermaye,
işletmenin zenginlik yaratmak üzere kullanıma soktuğu bilgi, enformasyon,
entelektüel mülkiyet, çalışanların sahip olduğu beceri ve deneyim gibi
malzemelerin tümüdür. Entelektüel sermaye bir şirketteki insanlar tarafından
bilinen ve işletmeye rekabet üstünlüğü kazandıran bütün varlıkların toplamıdır.
Entelektüel Sermaye, tüm
işletmeler için finansal sermayeden daha önemli bir konumdadır. İşletmeler
entelektüel varlıklarını keşfedip, onları yönetmeye başladıkları zaman aynı işi
yapan rakiplerinden ayrıştıklarını ve rekabet güçlerinin arttığını fark
edeceklerdir.
Hizmet
sektöründe entelektüel sermayenin anlamı?
Diğer sektörlerden farklı
olarak, otelcilikte aslolan insandır. Masanın
iki tarafında da insan vardır. Her ikisinin de beklentisi birbirine yakındır.
Bir taraf yaptığı iş ile mutlu olmak ister, bir taraf da aldığı hizmet ve
servis ile… Böyle bir mutluluk paylaşımı için ortak kültür, ortak değerler,
ortak bakış açısı ve ortak bilgi seviyesi gerekir.
Hayatını 100 kelime
etrafında döndüren, ilkokul mezunu, Dünyası iş ve evinden ibaret olan vasat bir
çalışanın eğitimli, yüksek donanımlı, Dünyayı gezen, bilen, okuyan bir
entelektüeli anlaması zordur. Anlamayacağı için mutlu etmesi de zordur. Her
şeyden önce ortalama bir çalışanın işindeki önceliği daima kendi maaşı, iş
garantisi, sigortası ve işinden sağladığı diğer faydalardır. Misafirini neden
mutlu etmesi gerektiği sorusu aklına bile gelmez.
Entelektüel
takımlar
Çözüm çok yönlü, aydın,
çok okuyan, kendisini geliştiren ve müşterisi ile ortak zevklere sahip
çalışanlara sahip olmaktır. Çünkü onlar benzer dili kullanır. Hayatların 100
değil birkaç bir kelime etrafında döner. Kendilerini rahatlıkla ifade ederler
ve muhataplarını rahatlıkla anlayabilirler.
Üründen ve hizmetten mutlu olmanın ilk adımı da beklentisini rahatça
ifade etmek ve bu beklentiyi doğru anlamaktır.
Günümüzün
üst segment müşterisi;
Kültürel açıdan
donanımlıdır- Dünyayı gezer, iyi gözlem
yapar ve kültürleri tanır- Rafine bir müzik anlayışına sahiptir. Caz, rock,
pop, blues dinler- Satranç, briç, dama gibi oyunlara meraklıdır. Gezdiği
ülkelerin insanına saygı duyar, tanımaya ve iletişim kurmaya önem verir- Tarihe
ve arkeolojiye ilgilidir.
Farklı coğrafyaların tarihlerini
ve arkeolojisini araştırmayı ve öğrenmeyi sever- Spora meraklıdır ve farklı
spor alanlarını takip eder-
Gezdiği ülkelerin
geleneklerini öğrenmek ister- Doğasını gezer- Mutfaklarına özel ilgi duyar.
Bilmediği yemekleri tatmak ve içeriğini öğrenmek ister. Eğer bulabilir ise,
seyahat ettiği kentin o günlerdeki sanat, spor, sinema vb etkinlik takvimini
edinmek ister.
Alışverişe zaman ayırır ve
semt pazarları ve otantik mekanları gezmekten hoşlanır. Ziyaret ettiği
ülkelerde müzeleri gezer. Resim ve heykel sergilerini merak eder.
Bunlardan
nasıl haberdar olabilir?
Entelektüel takımlarınız
var ise bunu başarabilirsiniz. Donanımlı, iyi eğitimli, neşeli, yaptığı işi
seven ve neden yaptığını bilen ekip arkadaşlarını bu görevi başarı ile yerine
getirebilir.
Mümkün ise Üniversite
eğitimi almış, kendisini sürekli geliştiren, yeni beceriler kazanmak için
kendisine yatırım yapan, gülümsemeyi bilen çalışanlarınız var ise, gelecek
sizindir.
Özellikle otelcilik
sektöründe artık devir, yaptığı iş her ne olursa olsun, o işin adını gurur
duyarak taşıyabilenlerin devridir. Yaptığı işten gurur duymayanlar sektörden
yavaş yavaş temizlenecek, bunu herkes bilsin.
Böyle
ekipler var mı?
Önlerini açarsanız, motive
ederseniz var! Yardımcı olursanız, eğitimlerini aldırırsanız, cesaret
verirseniz ve ödüllendirirseniz, elbette var!
Kendisine yatırım
yaptığında ve sektördeki emsallerinden daha bilgili, daha empatik, daha
yardımsever olduğunda bunun ödülü olacağını bilirlerse, var! Kendisinin ve
işletmesindeki görevinin özel ve önemli olduğunu hissederse var!
Böyle ekipleri yaratmak ve
işletmenizin kalıcı değerine dönüştürmek hemen mümkün olmaz. Zamana ihtiyacınız var. Bu ekipler için özel eğitim programları
olmalı. Hatta yılın 12 ayı bu eğitimler devam etmeli. Hayat kendisini devamlı
yeniliyor ise, eğitimlerin içeriği ve yöntemleri de yenilenmeli. Geçen yüzyılın
eğitimleri ile yeni nesil çalışanlarınızı kazanamazsınız.
Bu
ekipler için özel programlar olmalı
Bu ekiplerin konaklaması
işletmenin kalitesi ile orantılı olmalıdır. Aksi halde çalışanlarınız sosyal ve
kültürel tatminsizlik yaşar.
Çalıştıkları ortam 21
yüzyılda, konakladıkları mekanlar geçen yüzyılda olur ise mutlak tatminsizlik
kaçınılmaz olur. Tatminsizlik işe yansır. Konuklar karşısında gülümseyen değil,
mutsuz bir yüz ifadesi ile çalışırlar. Bu durumun konukların dikkatinden
kaçmayacağından emin olabilirsiniz.
Bu ekiplerin beslenmesi de
işletmede konuklara sunduğunuz yiyecek ve içecekler ile yakın kalitede
olmalıdır. Bunu hem yoğun fiziksel mesaide harcadıkları enerjiyi alabilmeleri
için yapmalısınız, hem de misafir büfelerini gördüklerinde içlerinde bir hüzün
olmaması için… Akılları o büfelerde kalmamalı. Kafeteryalarda yedikleri ve
içtikleri onları mutlu etmeli.
Bu ekiplerin giyim ve
kuşamı da emsallerinden farklı olmalı. Onlara sektörün genelinin tercih ettiği
ucuz, iki ayda yıpranan ve bedenlerine oturmayan üniformalar giydirmemelisiniz.
Giydiklerini gurur duyarak taşımalılar ve bunu da konuklarınıza
hissettirmeliler. Konuklarınız çalışanlarınızın
işletmelerinden gurur duymalarından etkilenir. Buna üniformalar da dahildir.
Onlara rakiplerinizden daha güzel gömlek, pantolon ve ayakkabı giydirin. Güzel
kokmalarını sağlayın. El ayak bakımları tam olsun. Kadın çalışanlarınızın güzel
ve etkili makyaj yapmalarına yardımcı olun. Gerekirse bu konuda eğitim
almalarını sağlayın. Merak etmeyin, her yatırımınız size misli ile geri
dönecektir.
Bu ekipleri iş ve
lojman/ev arasına mahkum olmaktan koruyun. Sanata, spora, kültüre, okumaya,
araştırmaya, gezmeye zaman ayırmalarına yardımcı olun.
Tek tek ya da arkadaş
grupları ile sinemaya, tiyatroya, maçlara gitmelerini sağlayın. Kitaplar alın.
Okuyanları ve okuduklarını hayatına katanları ödüllendirin.
Dünyayı, ülkelerini ve
yaşadıkları kenti tanımalarına yardımcı olun. Özellikle ülkelerini ve
kentlerini iyi tanısınlar ve konuklara doğru anlatsınlar. Bu alana yatırım
yapın. Kenti ve ülkelerini gezmeleri için fırsat yaratın.
Bu ekiplerin konuklarınız
ile entelektüel sohbetlere girmesini teşvik edin. Her konuda sohbet edebilecek
bir serbestlik sağlayın. Bu ekipler konuklarınıza kentti tanımalarına yardımcı
olacak öneriler sunabilsinler. En iyi Türk mutfağı nerede? Kentte iyi bir
suşici var mı? En iyi Türk şaraplarının markaları ve nerede bulabilecekleri?
Yakın bölgelerde gezilebilecek nereler var? O hafta kentte oynanan maçlar (
futbol, basketbol, hentbol vb ) Kentteki sanat ve sosyal hayatı
anlatabilsinler. Hatta izin verin, çalışanlarınız bu etkinlikler için
konuklarınıza gönüllü rehberlik yapsınlar.
Entelektüel
ekipleriniz varsa:
Pazardaki saygınlığınız
artar. Rakiplerinizin arasından sıyrılırsınız.
İşgücü pazarının en
değerli unsurları sizi tercih eder
Misafirler nezdinde çok
olumlu bir temsil potansiyeli yakalarsınız
‘Repeat’ misafir oranınız
her yıl artarak devam eder. Pazarlama maliyetleriniz düşer.
Offline ve online
saygınlığınız patlama yapar. Yorum siteleri sizin maliyetsiz reklam
platformlarınıza dönüşür
Fiyatlarınızı her yıl
yükseltme hakkınız doğar. Kimse de itiraz etmez.
Çalışanlarınızın gelirleri
artar. Üstün işgücü her yıl daha çok
sizi tercih eder
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder