Bundan önce birkaç tane
tarif paylaştım.
Sağ olsunlar, bütün
kardeşlerim teşekkür etti. Sanırım içinizden çok sayıda kardeşim de verdiğim
tarifleri denedi. İnşallah beğendiniz. Umarım size mahcup olmadım.
Ama bu kez bir yemeği tarifi
ile tavsiye etmeyeceğim.
Biraz ters köşe gibi olacak.
Ama bazı gıdaları yememenizi önereceğim.
Birçok kardeşim bana
kızacak.
Bunu göze alıyorum.
Zira bu gıdalar ile ilgili
olarak duyduklarım ve bildiklerimi sizinle mutlaka paylaşmalıyım.
Dostluk ve ağabeylik bunu
gerektirir.
Sevgili dostlar artık, balık
sofranızdan kalamar, karides ve midyeyi kaldırın.
Bunu vegan beslenmeye geçin
anlamında söylemiyorum.
Lütfen devam edin.
Yani…
Karides, midye, tarak,
yengeç, kerevit, istakoz, ahtapot yasak!
Ben de çok sevgili bir
dostumun yalancısıyım. Ama bu konularda çok güvendiğim ve söylediği hemen her
sözün arkasında bilimsellik olan bir dost…
Kendisi ile arada bir dost
meclislerinde bir araya geliriz. O engin bilgi dağarcığından kotarıverdiği
yelkenliler ile öğrenmenin sonsuz ufuklarına açılırız…
Günlerden bir gün, rakı
balık keyfimizin tavan yaptığı bir masada pat diye bir öneride bulunmuştu
sevgili dost;
“ Balık dışındaki deniz
canlıları pek sağlıklı değildir… Tüketmeyin…”
Masadaki ‘enfes’ kiremitte
karidesin soslu suyuna ekmeğimizi banarken kulaklarımıza bir mancınık zulmü
gibi inen bu sözler hepimize bir anda bir ayaz şoku yaşatmıştı…
Can havli ile bir ‘neden?’
bağırışını hatırlıyorum o şok içinden..
İşte damak zevkimizin idam
fermanı…
Sevgili Dostumun ağzından..
“Öncelikle şunu belirteyim
ki, bu deniz canlılarını öldükleri anda içlerinde minimal miktarda toksin
yayıyor olsalar dahi, ayda 1 ya da 2 kez tüketmenin sağlıklı bir kimseye zararı
dokunmaz. Daha sık yenecek olursa sorun olabilir.”
“Eskiden deniz mahsulleri
lüks tüketim ürünü idi ve böyle bir imaj zihnimize yapışıp kalmış. Şimdilerde
bunların çoğu Güney Asya'nın daha iri olan canlılarından gen aşırması ile
melezleştiriliyor ve artık neredeyse sadece çiftliklerde "kitlesel çabuk
üretim" yöntemleriyle yetiştiriliyor.”
Tavuk çiftliklerinde
tavuklar nasıl besleniyor?
“Çok tartışılan tavuk
çiftliklerinin durumu ortadayken, bunların nasıl ve neyle beslendikleri
hakkında neden hiç bir fikrimiz yok, bilgilere nasıl ulaşacağız ve de nasıl
güveneceğiz?”
“Hatırlayalım lütfen; deniz
mahsulleri artık lüks tüketim ürünü değil, ucuz üretim malıdır. Metro Market'te
haşlanmış, temizlenmiş Norveç karidesinin kilosu 50-60 TL. Bazen 40 TL'ye kadar
düşüyormuş.”
“Deniz mahsullerini
pişirmeyi iyi bilen ehil aşçılar deniz kabuklularını daha canlıyken ve
temizlenmeden kızgın suda haşlar ya da kızgın yağda pişirir.
“Böyle yapılmasının nedeni
bu canlıların öldükten hemen sonra açığa çıkan toksinin kas ve sinir
sistemlerine işlemesini önlemektir. Söz konusu toksin "femtoplankton"
denen deniz virüslerinin tüketilmesiyle oluşur.”
Haşlanmış ve dondurulmuş
deniz ürünleri?
“Haşlanmış ve dondurulmuş
olarak satılan deniz ürünlerinin durumunu bilemiyoruz, bunlar gerçekten zehir
salgılamasına fırsat verilmeden canlıyken pişirilmiş ve ardından temizlenmiş
olabilir. Ama fakat henüz haşlanmamış olduğu halde tezgahı süsleyen karidesleri
ne yapacağız?”
“Bunları buzdolabında ye da
buz üzerinde sergileniyor olması, sağlıklı olduğu anlamına gelemez. Ayrıca
restoranlarda kabukluları kimin nasıl pişirip, nasıl temizlediğini, bu
kişilerin ne kadar ehil olduklarını nereden bileceğiz.”
Istakoz eskiden canlı olarak
havuzda tutulurdu
“Balık restoranlarında
istakoz ve türevleri canlıyken pişirilmeyi bekledikleri için akvaryumda
tutulur. Canlıyken haşlanması vahşice bir eylem midir, değil midir buna herkes
kendisi karar verebilir.”
“Özellikle kabuklu
canlıların bazı enzimlerinde ve kan proteininde solunum pigmenti halinde bakır
bulunur. Çinko ve bakır kabukluların bağışıklık sistemini güçlendiren ve hatta
akvaryum balıklarında hastalık tedavisinde kullanılan metallerdir.
“Deniz toprağında yaşayan
istiridye, deniz tarağı ve midye gibi kabuklugillerin beslenmek amacıyla suyu
filtre ederken, suda bulunan kadmiyum, civa, kurşun gibi kanserojen metaller ve
kimyasal maddeleri bünyelerine aldıkları kanıtlanmıştır.”
Midye deniz dibi çöpçüsü mü?
“Karides, kerevit gibi eklem
bacaklılar da deniz tabanında yaşar, tek bir seferde ortalama 400.000 yumurta
bırakır.
“Bakterileri, virüsleri,
parazitleri, denizlerdeki ölü balıkların derisini, ölmüş yumurtaları ve çürümüş
yosunları tüketerek beslenirler. Deniz tabanını karıştırmak için bu
şerefsizlerin bu kadar çok ayağı vardır. Bir tür çöpçüdürler yani.”
“İsteyen severek yiyebilir
elbette fakat akşam yemek doğru mudur diye sorgulamalı. Tüm kafadan
bacaklılarda, eklem bacaklılarda ve kabuklularda doymuş yağ oranı somon
balığındakine yakın olmasına karşın, insanda damar tıkanması riskini aşırı
oranda artırabilecek kadar zararlı yağlar içerir.
“Ayurveda kaynaklarına göre
bir yumurta sarısı ile bir karides eşit oranda kolesterol içerir. Buna göre
düşünelim, yumurtayı sabah yiyoruz ve gün boyunca hareket ediyoruz. Karidesi
ise akşam yiyip, 2-3 saat sonra gidip yatıyoruz.
“100 gram istakoz ya da
karides etinde bir yetişkinin bütün bir günde alabileceği limiti neredeyse
aşacak kadar kolesterol bulunur.”
Ayurveda önerileri
“Ayurveda beslenme
ilkelerine göre protein ile protein birlikte pişirilmemeli ve de birlikte
yenmemeli. Örneğin, kaşarlı karides güveç daha pişerken zehir üreten bir yemeğe
dönüşür. Karides yumurta yoluyla üreyen bir canlı iken, kaşar peyniri rahim
yoluyla üreyen bir canlının ürünüdür.”
Bana kızmadınız umarım.
Teşekkürler
1 yorum:
Bu yazıya imza atılır :))
Yorum Gönder