18 Eylül 2015 Cuma

( Eğer varsa ) Kalamar, karides, midyeyi masanızdan kaldırın

Bundan önce birkaç tane tarif paylaştım.

Sağ olsunlar, bütün kardeşlerim teşekkür etti. Sanırım içinizden çok sayıda kardeşim de verdiğim tarifleri denedi. İnşallah beğendiniz. Umarım size mahcup olmadım.

Ama bu kez bir yemeği tarifi ile tavsiye etmeyeceğim.

Biraz ters köşe gibi olacak. Ama bazı gıdaları yememenizi önereceğim.

Birçok kardeşim bana kızacak.

Bunu göze alıyorum.

Zira bu gıdalar ile ilgili olarak duyduklarım ve bildiklerimi sizinle mutlaka paylaşmalıyım.

Dostluk ve ağabeylik bunu gerektirir.

Sevgili dostlar artık, balık sofranızdan kalamar, karides ve midyeyi kaldırın.

Bunu vegan beslenmeye geçin anlamında söylemiyorum.

Lütfen devam edin.

Yani…

Karides, midye, tarak, yengeç, kerevit, istakoz, ahtapot yasak!

Ben de çok sevgili bir dostumun yalancısıyım. Ama bu konularda çok güvendiğim ve söylediği hemen her sözün arkasında bilimsellik olan bir dost…

Kendisi ile arada bir dost meclislerinde bir araya geliriz. O engin bilgi dağarcığından kotarıverdiği yelkenliler ile öğrenmenin sonsuz ufuklarına açılırız…

Günlerden bir gün, rakı balık keyfimizin tavan yaptığı bir masada pat diye bir öneride bulunmuştu sevgili dost;

“ Balık dışındaki deniz canlıları pek sağlıklı değildir… Tüketmeyin…”

Masadaki ‘enfes’ kiremitte karidesin soslu suyuna ekmeğimizi banarken kulaklarımıza bir mancınık zulmü gibi inen bu sözler hepimize bir anda bir ayaz şoku yaşatmıştı…

Can havli ile bir ‘neden?’ bağırışını hatırlıyorum o şok içinden..

İşte damak zevkimizin idam fermanı…

Sevgili Dostumun ağzından..

“Öncelikle şunu belirteyim ki, bu deniz canlılarını öldükleri anda içlerinde minimal miktarda toksin yayıyor olsalar dahi, ayda 1 ya da 2 kez tüketmenin sağlıklı bir kimseye zararı dokunmaz. Daha sık yenecek olursa sorun olabilir.”

“Eskiden deniz mahsulleri lüks tüketim ürünü idi ve böyle bir imaj zihnimize yapışıp kalmış. Şimdilerde bunların çoğu Güney Asya'nın daha iri olan canlılarından gen aşırması ile melezleştiriliyor ve artık neredeyse sadece çiftliklerde "kitlesel çabuk üretim" yöntemleriyle yetiştiriliyor.”

Tavuk çiftliklerinde tavuklar nasıl besleniyor?

“Çok tartışılan tavuk çiftliklerinin durumu ortadayken, bunların nasıl ve neyle beslendikleri hakkında neden hiç bir fikrimiz yok, bilgilere nasıl ulaşacağız ve de nasıl güveneceğiz?”

“Hatırlayalım lütfen; deniz mahsulleri artık lüks tüketim ürünü değil, ucuz üretim malıdır. Metro Market'te haşlanmış, temizlenmiş Norveç karidesinin kilosu 50-60 TL. Bazen 40 TL'ye kadar düşüyormuş.”

“Deniz mahsullerini pişirmeyi iyi bilen ehil aşçılar deniz kabuklularını daha canlıyken ve temizlenmeden kızgın suda haşlar ya da kızgın yağda pişirir.

“Böyle yapılmasının nedeni bu canlıların öldükten hemen sonra açığa çıkan toksinin kas ve sinir sistemlerine işlemesini önlemektir. Söz konusu toksin "femtoplankton" denen deniz virüslerinin tüketilmesiyle oluşur.”

Haşlanmış ve dondurulmuş deniz ürünleri?

“Haşlanmış ve dondurulmuş olarak satılan deniz ürünlerinin durumunu bilemiyoruz, bunlar gerçekten zehir salgılamasına fırsat verilmeden canlıyken pişirilmiş ve ardından temizlenmiş olabilir. Ama fakat henüz haşlanmamış olduğu halde tezgahı süsleyen karidesleri ne yapacağız?”

“Bunları buzdolabında ye da buz üzerinde sergileniyor olması, sağlıklı olduğu anlamına gelemez. Ayrıca restoranlarda kabukluları kimin nasıl pişirip, nasıl temizlediğini, bu kişilerin ne kadar ehil olduklarını nereden bileceğiz.”

Istakoz eskiden canlı olarak havuzda tutulurdu

“Balık restoranlarında istakoz ve türevleri canlıyken pişirilmeyi bekledikleri için akvaryumda tutulur. Canlıyken haşlanması vahşice bir eylem midir, değil midir buna herkes kendisi karar verebilir.”

“Özellikle kabuklu canlıların bazı enzimlerinde ve kan proteininde solunum pigmenti halinde bakır bulunur. Çinko ve bakır kabukluların bağışıklık sistemini güçlendiren ve hatta akvaryum balıklarında hastalık tedavisinde kullanılan metallerdir.

“Deniz toprağında yaşayan istiridye, deniz tarağı ve midye gibi kabuklugillerin beslenmek amacıyla suyu filtre ederken, suda bulunan kadmiyum, civa, kurşun gibi kanserojen metaller ve kimyasal maddeleri bünyelerine aldıkları kanıtlanmıştır.”

Midye deniz dibi çöpçüsü mü?

“Karides, kerevit gibi eklem bacaklılar da deniz tabanında yaşar, tek bir seferde ortalama 400.000 yumurta bırakır.

“Bakterileri, virüsleri, parazitleri, denizlerdeki ölü balıkların derisini, ölmüş yumurtaları ve çürümüş yosunları tüketerek beslenirler. Deniz tabanını karıştırmak için bu şerefsizlerin bu kadar çok ayağı vardır. Bir tür çöpçüdürler yani.”

“İsteyen severek yiyebilir elbette fakat akşam yemek doğru mudur diye sorgulamalı. Tüm kafadan bacaklılarda, eklem bacaklılarda ve kabuklularda doymuş yağ oranı somon balığındakine yakın olmasına karşın, insanda damar tıkanması riskini aşırı oranda artırabilecek kadar zararlı yağlar içerir.

“Ayurveda kaynaklarına göre bir yumurta sarısı ile bir karides eşit oranda kolesterol içerir. Buna göre düşünelim, yumurtayı sabah yiyoruz ve gün boyunca hareket ediyoruz. Karidesi ise akşam yiyip, 2-3 saat sonra gidip yatıyoruz.

“100 gram istakoz ya da karides etinde bir yetişkinin bütün bir günde alabileceği limiti neredeyse aşacak kadar kolesterol bulunur.”

Ayurveda önerileri

“Ayurveda beslenme ilkelerine göre protein ile protein birlikte pişirilmemeli ve de birlikte yenmemeli. Örneğin, kaşarlı karides güveç daha pişerken zehir üreten bir yemeğe dönüşür. Karides yumurta yoluyla üreyen bir canlı iken, kaşar peyniri rahim yoluyla üreyen bir canlının ürünüdür.”

Bana kızmadınız umarım.

Teşekkürler

1 yorum:

Halil OCAKLI dedi ki...

Bu yazıya imza atılır :))